top of page

Kendin Ol.

Fatoş Somsa

Ufak ufak hergün yüklendiğimiz yükler ağır gelmeye başladığında anlıyoruz ki birşeyler ters gidiyor. Bu terslik dün var mıydı acaba yada ondan önceki gün yoksa ondan önceki günden önceki gün demi vardı? Hergün baktığımız ayna da birdenbire nasıl da şişmanladığımızı farkettiğimiz an gibi. Altı üstü 3- 5 gram fazla yememişmiydik öğünlerde , üstelik hergün de bakıyoruz aynaya. Hangi ara kıyafetlerimize bile sığmayacak hale gelmişiz. Farkında mıydık yoksa? Hay Allah bugün de sağlıklı beslenemedim, neyse

yarın mı dedik ayladır ? Yok sa !! Yarın bile demeden susup görmemezlikten mi geldik ? Bazen o, bazen diğeri değil mi tek bir yolu yok.

Tıpkı her gün; neyse şimdi tatsızlık çıkmasın, neyse şimdi kalbini kırmayayım, neyse şimdi söylemek doğru olmaz, neyse canım bu kadar kusur kadı kızında da vardır, neyse şu taksitler bitsin, neyse ne yapalım iş bulmak kolay değil, neyse önemli değil ben idare ederim, neyse ya onlar iyi olsun bana yeter. YETMEZ İŞTE yeter gibi görünse de NEYSE dediğimiz herşey ; Aynı hergün yediğimiz 3-5 gram lar gibi birikiyor içimizde. Neyse, neyse diye sümen altı yapıp saklamaya çalıştıklarımız sığmıyor artık hiçbiryere. Sadece delirmeden devam edebilmek için 3-5 kaşık boşaltıyoruz içinden kimimiz bir kahve eşliğinde arkadaşımıza dertleşerek kimimiz himalaya eteklerinde meditasyon yaparken kendi yollarımızla. Ve devam ediyoruz neyse’leri doldurmaya, yeniden nefessiz kalana kadar. Sonra tekrar 3-5 kaşık boşalt ve yeniden ve yeniden döngüsünde. Şu sonu hiç gelmeyen rejimler gibi. Oysa biliyoruz içten içe asıl formül sağlıklı yaşam felsefesinde.. Biliyoruz ama herseferinde görmemezlikten gelip sihirli bir değnek arıyoruz olmadığını bile bile.

Nefesimiz her daraldığında derin derin nefes alıp yola devam etmeye çalıştığımız gibi. Neyse’lerimiz sığdıracak yer kalmadığında 3-5 kaşıklık yeri boşaltmamız gibi. Sihirli değnek aramaya devam ediyoruz. Hayal kuruyoruz. Sihirli değnekle zayıflayayım. Sihirli değnekle sağlıklı olmayım. Sihirli değnek le bolluk bereket içinde yaşayayım. Sihirli değnekle nefes alayım, kendimi değiştireyim, sevdiklerimi değiştireyim, üzüntülerimi yok edeyim. Sihirli değnek olduğunu iddia eden tüm sistemleri denettiriyor bize içimizdeki boşluk. Hiç işe yaramadı lar, hımm fena değilmiş lerle gerçekten dışarıda bir sihir olduğuna inandırıyoruz kendimizi.

Oysa gerçek sihir konfor alanımızdan çıkıp ‘’ benim gerçek ihtiyacım ne ? ’ diye sorabilmektir. Benim neye ihtiyacım var, ben ne istiyorum, benim derdim ne? Gerçek sihir sorduğumuz sorular ve aldığımız cevaplardır.

Eğer ilk cevabın ‘’ zayıflamaya ihtiyacım var’’ ise tekrar sor kendine ‘’ neden’’ diye

’’. Güzel olmak için ‘’ cevabını alırsan devam et sormaya ‘’ güzellik nedir’’ diye . Ve devam et soru sormaya sıkılmadan, bıkmadan. Gizli bir hazineyi arayan hazine avcısı gibi,meraklı bir gazeteci gibi, gerçek suçluyu arayan dedektif gibi. ‘’Peki güzel olursam ne olacak? Hayatımda ne değişecek? Bu değişim için asıl ihtiyaç güzel olmak mı ? Başka hangi yollarla bu ihtiyacı karşılamak mümkün?

Gerçekten buna ihtiyacım var mı? Neyse’lerine neden neyse dediğini bul mesela. Neyse demesen ne olur, seni durduran ne, seni dolduran ne? Neyse dememek için neye ihtiyacın var?

Ama öyle doldur boşalt yapmadan, 3-5 kepçe boşalan yerle idare etmeye kalkmadan, neyse demeden, sıkılmadan devam et. Eğer geçtiğine emin olmadan geçti dersen, eğer ikna olmadan üstünü örtersen ve neyse demeye devam edersen döngüye girmen de , gerçek sihiri görmezden gelerek sihirli değnek aramaya devam etmen de uzun sürmeyecek bunu bil. Yine bil ki gerçek sihir eyleme geçmektir.Gerçek sihir derinlerdeki en temel ihtiyacı bilmektir. Gerçek sihir ihtiyaca giden bir çözüm yolu seçmektir.

Ve gerçek sihir ; yollar değişse de , yeni yollarla bileşse de, yolsuz , kaldığımızda kendi yolumuzu inşa etmeniz gerekse de yola devam edebilmektir.

Gerçek sihir yoldur, yolculuktur. Sihir, Yolda kendimize kattıklarımız, kendimizden attıklarımız, yanımıza aldıklarımız yada arkada bırakabildiklerimizdir.

Sihir istiyorsan eğer büyü de bizde değnek te bizde. Eğer gücün varsa değneğini gururla taşıyabilen CADI olmaya. Cadı gibi güçlü, cadı gibi kararlı, cadı gibi bilge, cadı gibi ısrarcı, cadı gibi yenilgiyi kabul etmeyen yeni yollar denemekten asla vazgeçmeyen, cadı gibi kendini seven ve cadı gibi kendinsen.

Ama yok ben cadı olmak istemiyorum ben prenses olmak istiyorum dersen razı geleceksin kaderine. Dertlenmeden, söylenmeden, saf bir mutlulukla ve iylikle devam et yaşamına ve razı gel yaşam sana ne verirse tıpkı Prenses gibi beklentisiz . Prenses ol prenses gibi kabulle.

Ne istenmeyen kötü bir cadı olmak nede rüzgarın bilinmeze sürüklediği bir prenses olmam dersen KENDİN ol. Kendi yolunda kendi kaderini her an yeniden ve yeniden yazabilen.

* Country Life Dergisi 2018 Mayıs/Haizran sayısı için hazırlanmıştır.

bottom of page